Etiket: İhsan Durak

YAZARLAR

“ÖRDEĞİME KAZ DİYORLAR…”

Başlığımız, mahalli bir halk türküsünün ilk dizesidir. Uşak Eşme İlçesi kaynaklı, konar göçer topluluklar arasında ki festival ve eğlence, toplantılarında; yanık yanık söylenir. Yurdumuz göller bölgesinde yerel sanatçılarca seslendirilen; aşk, sevda, ayrılık, acılar, yoksulluklar içerikli duyguları besleyen, yüreklice söylenen ezgisiyle;...

Haberi Oku
YAZARLAR

DÜŞ MÜ? HAYAL Mİ?

Şarkı... “Hayalde gör, düşte gör...” diye başlar. Dizelerin insanı içine çeken bir derinliği var. Hep ben koştum peşinden Birazda sen koşta gör Sevilmek çok kolaydı Sevmek neymiş sevde gör Benim gibi sevdim mi Aşka kıymet verdim mi Artık arama beni...

Haberi Oku
YAZARLAR

ÖZGÜR AKILCILIK

Özgür ve akıl sözcüklerin anlamını açıklamak, akılcı bir yol değil, anlayışımca. Tutsak akıl,  akıl değil, üfürük ve tükürük dolu balondur. Yaşamda herkesin tuttuğu bir taraf, yön, kişi, düşünce, anlayış, beğendiği, beğenmediği bir iş, yemek, davranış vardır. Kendi kendinize yaşarken, yaşantımıza...

Haberi Oku
YAZARLAR

“AMA EN ÖNCE VE İLLA Kİ SAĞLIK OLSUN”

“Öyle sabah uyanır uyanmaz yataktan fırlama Yarım saat erkene kurulsun saatin Kedi gibi gerin, ohh ne güzel yine uyandım diye sevin.. Pencerini aç, yağmur da olsa, fırtına da olsa nefes al derin derin Yüzüne su çarpma, adamakıllı yıka yüzünü serin...

Haberi Oku
YAZARLAR

AKIL-İZAN- VİCDAN-LÜMPEN VE GÖRÜNÜR KÖRLÜK

  Tarih kitaplarından aklımızda kalan “Orta Çağda Skolastik Dönem”; açıkçası  bu yaşanılan zaman diliminde insanların yaşadığı; taassup, yobazlık, tutuculuk, kulaktan duyma  sözlerin insana egemen olduğu, sokak kültürü, anlamsız bilgi, belge ve sözler... Orta çağda görülen davalar vardır. “Dünya yuvarlak mı...

Haberi Oku
YAZARLAR

BAŞÖĞRETMENİM’İN İLETİSİ

Ulusal Egemenliği sağlayan iki büyük devrimden ilki Saltanatın Kaldırılması: 1 Kasım 1922, ikincisi Cumhuriyetin İlanı 29 Ekim 1923, Cumhuriyet aydınlanmasını sağlayacak değişimlerin en başında ise 1 Kasım 1928' de yeni Türk alfabesinin kabulü gelir. Çağdaşlaşma yolunda atılan adımların başında gelen...

Haberi Oku
YAZARLAR

GARİPÇE DEĞİNMELER

“Acep şu yerde varm'ola/Şöyle garip bencileyin Bağrı başlı gözü yaşlı/Şöyle garip bencileyin   Gezdim Rum ile Şam'ı/Yukarı illeri kamu Çok istedim bulamadım/Şöyle garip bencileyin   Kimseler garip olmasın/Hasret oduna yanmasın Hocam kimseler duymasın/Şöyle garip bencileyin   Söyler dilim ağlar gözüm/Gariplere...

Haberi Oku
YAZARLAR

CUMHUR(İ)YET’E SADA

“ İnsanlık tarih aynı zamanda toplumların, yönetim tarihidir. İlkel kabile topluluklarından çağdaş yönetim sistemine geçiş binlerce yıllık zorlu bir tarihtir…” Cumhuriyete giden yoldaki sınır taşlarına baktığımızda ; devrimler,  ihtilaller, karşı devrimleri görür ve okuruz. Yakın çağın sınır taşlarından olan, Amerika...

Haberi Oku
GENEL

BÖYLESİ DE OLUR

Dere, tepe, dağ, ova dolaşmasını seven tek gözlü bir adam varmış. Yürür, yürür, gidermiş; gider, gider yürürmüş. Bir gün uzaklarda renkleri karmakarışık bir köy görmüş; alacalı bulacalı garip bir köy. Yaklaşmış köye doğru. Yolları bir tuhaf, evleri bir tuhaf, insanları...

Haberi Oku
YAZARLAR

EKİNLER EKİLİRKEN

Ekin kavramı, buğdaygiller ailesinin genel adı olarak bilinir ve söylenir. Arpa, buğday, çavdar bitkileri kast edilir. Bir diğer anlamıyla; toplumsal kültür... Her toplumun kendilerine özgü yaşam biçimlerinin de bu isimle anıldığı olur. Toplumun yaşam biçimlerinin şekillenmesinde; aile, okul, sokak ve...

Haberi Oku
GENEL

GÖKYÜZÜNÜN RENGİ

İnsan, bildikleriyle ve bilmedikleriyle eksiktir. Bilgilenme, yaşama gereksinimlerimizin başında gelmektedir. Üstad Cahit Sıtkı Tarancı'nın  ifadesiyle; “ Gök yüzünün başka rengi de varmış! Geç fark ettim taşın sert olduğunu. Su insanı boğar, ateş yakarmış! Her doğan günün bir dert olduğunu, İnsan...

Haberi Oku
YAZARLAR

DEVŞİRMELER…

“Türkiye’de demir yolu yerine kara yolu taşımacılığının tercih edilmesinin, ABD’nin yaptığı Marshall yardımının bir şartı (kriteri)olduğunu, *Türkiye’de %95 olan kara yolu taşımacılığının payının; ABD’de %43 olduğunu, (St,tse.mart 2002 ) *Türkiye’nin ulaşım ana planı olmadığını, *2050 yılında,Japon uzmanların yaptığı çalışmaya göre,...

Haberi Oku
YAZARLAR

MIHÇA, NALCA, ATCA, KAHRAMANCA…

Mıh, nal ile, nal, at ile, at ile kahraman muhabbet içindeler. Her varlık kendini överken, eksozundan dumanlar tütüyor. Ağızlarından yalım yalım ateş alevleriyle ortalık pusarık. İnsanlarda ise bir telaş, bir umutsuzluk, bir karamsarlık almış başını yürüyor. MIH; ortalıklara ben hakimim,...

Haberi Oku
YAZARLAR

AH!…BU İNSANLAR…

Konu insan olunca insanın eli ayağı titriyor. Söze nereden başlayalım? İnsan kendini, kendi insanlığını, insanlığı düşünmeden edemiyor. Adamın birine soruyorsun, "filanca kimdir?'  Vatandaş Abuzuddin, elini  arkadan öne sallayarak; “geç onu, o da insan mı?”... "Olur mu öyle şey ?" dediğinde ...

Haberi Oku
GENEL

EYLÜL’Ü YAŞARKEN;

Eylül akşamlarında insanlar; yaz yorgunu, sonbaharın SERT rüzgarlarının vurgunudur. Yorgun ve vurgun yemiş insanların,  hayalleri ve düşünceleri de karışıktır. Kararlarında; kararsızlık, davranışlarında; tutarsızlık yaşanır. Bir sözü, bir sözünü tutmaz. Söz dizimlerinde ortaya çıkar, akıl, fikir karışıklığı. Yaşama bakışları da küskün...

Haberi Oku
YAZARLAR

BARIŞ, UMUT VE HAYAL “İNSAN, HAYALLERİ KADAR BÜYÜK YAŞAR.”

İnsan, savaşların acı sonuçlarını yaşayan en mükemmel yaratılmış varlıktır. (EŞREF-İ MAHLUKAT) Ne hikmettir ki? Savaşa neden olan durumları yaratan, yine kendisidir. Savaşların tüm acılarına katlanabilen, bir varlık yapısıyla, İNSAN kendi içinde sonsuz çelişkiler ve aymazlıklar yaşar. Örf, adet, gelenek, görenek,...

Haberi Oku
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Balikesir24saat ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!