DÜNYA LİDERİ BALIKESİR’DE..

Yayınlanma Tarihi : Güncelleme Tarihi :
DÜNYA LİDERİ BALIKESİR’DE..

Siz hiç misafirinizi ayaklarının altına halılar sererek karşıladınız mı?..
Hem de yüz metrelerce..
Mümkün değil!..
Karşılamamışsınızdır!..
Ama oldu!..
Bu karşılamayı..
Bir değil, on değil..
Yüzlerce hatta binlerce kişi!..
Bir araya gelip..
“Bir kişi” için yaptı.
Gelin o günlere dönelim beraberce..

***

Günlerden 5 Şubat…
İnsanlarda bir telaş,bir coşku,bir koşturmaca..
Evdeki halıyı kapan Belediye’ye gidiyor.
Aygören’den Fırıncı Hasan, Hisariçi’nden arabacı Ahmet, Çarşı’dan terzi Ferit, Ayşe hatun,Fatma hanım herkes sırada..
Yeter ki halısını versin!..
Belediye ; Milli Kuvvetler caddesinin bitiminde Alihikmetpaşa Meydanının göbeğinde o zaman..
Adını yazdıran halıyı verip
teslimat makbuzunu alıyor.
Herkes mutlu, gururlu!..
Evdeki halısı caddeye serilecek çünkü..
O günün akşam üzeri..
İstasyondan Belediye’ye kadar Milli Kuvvetler Caddesi ;
Belediyeden Anafartalar caddesi ve devamında Hükümet konağına kadar olan cadde tamamen halılarla kaplı..
Balıkesir halkı misafirinin ayağını yere değdirmeyecek kararlı!..
Haksız değiller, boşuna gururlanmıyorlar..
Çünkü..
O misafir..
Bir Başkomutan!..
Bir Dünya lideri!.
Biz’i BİZ yapan adam!.
Mustafa Kemal Atatürk!..
Balıkesir’e ilk kez geliyor.
Nasıl gururlanmasın Balıkesirli?.
Nasıl sevinmesin?..
Uyku girmiyor gözüne uyku..
Öyle parayla, pulla, köfte ekmekle,
çay paketiyle değil!..
Gönülden, sevdayla, aşkla, coşkuyla..
Bağımsızlığını borçlu olduğu
adam geliyor memleketine..

***

Tarih 6 Şubat 1923..
Şehir bayraklarla, çiçeklerle donatılmış..
Tak-ı  zaferler ile süslenmiş..
Milli Kuvvetlerin iki yanı hınca hınç insan dolu..
Caddenin sağ tarafında kadınlar ve çocuklar..
Karşı kaldırımda erkekler, öğrenciler, esnaf teşkilatları..
Mekteb-i Sultani(Balıkesir Lisesi),
Darülmuallimin(Öğretmen Okulu),
Numune Zükur ve İnas İptidaileri (Erkek ve Kız İlkokulları), Darülhilafe(Medrese)öğrencileri..
Kasap, Berber, Saraç, Deveci, Ekmekçi, Terzi,
Çiftçi, Demirci, Pabuçcu, Mutaf, Tabaklar,
Dervişler, İşçiler Birliği..
Her esnaf kendi sanatına ait kıyafetleriyle..
Grupların ellerinde meslek ve sanatlarını gösteren flamalar..
Dönemin gazetesi Zafer-i Milli’ye göre 30 bin;
Hakimiyet-i Milli’ye göre 50 bin kişi ATA’sını bekliyor.
Bir coşku, bir heyecan..
Balıkesir’in o zamanki adı “Karesi vilayeti”..
Gar’da karşılayıcı zevat arasında 1.dönem Karesi vilayeti mebusları olan
Mehmet Vehbi Bolak, Abdulgafur Iştın,
Hasan Basri Çantay, Hacim Muhittin Çarıklı, İbrahim Yörük, Kazım Özalp..
Askeri zevattan Kolordu Komutanı Alihikmet Paşa…
Vilayet Müftüsü Abdullah Esat Efendi..
Gar’da hazır ve nazır beklemedeler..
Zamanın Belediye Başkanı
Hayrettin Karan da; kendi başkanlığında beş’i kadın olmak üzere ;
Balıkesir Müdafaa-i Hukukundan Babadağlı Hacı Hafız, Müftü vekili Nennici Abdullah Efendi,İmamzade Hafız Rıfat, Tüccarlardan Beypazarlı Hafız Mehmet, İsmail Hakkı, İl Genel Meclisinden Haydar Adil, Çalışma Derneğinden Mehmet Pertev ve Bandırma,Susurluk müdafaa-i hukukun temsilcileri olmak üzere Soma’ya gitmişlerdi…
Paşa hazretlerine orada “Hoşgeldiniz” demek üzere Karesi Vilayeti adına görevlendirilmişlerdi..
Öncü kuvvet!..

***

Saat 15.30..
Trenin düdüğü yankılanır semada..
Geliyor gelmekte olan!..
Tren ağır, ağır girer perona..
Ve..
Mustafa Kemal..
Beraberinde henüz bir haftalık evli olduğu
eşi Latife hanımefendi olduğu halde ayak basar Balıkesir’e..
Yanındaki heyette Kazım Karabekir de vardır.
İlk karşılayıp “Hoşgeldiniz” diyenler arasında Alihikmet Paşa, Naci Eldeniz Paşa, Milletvekili Mehmet Vehbi Bolak ve Mutasarrıf Özdemir Salim Bey vardır.
İstasyon ve çevresi binlerce kişiyle doludur.
“Yaşa Mustafa Kemal paşa, yaşa..” tezahüratları eşliğinde halıların üzerinden güçlükle yol alır.
Herkese selam vermeye, güler yüzle iltifat etmeye çalışır…

***

Mekteb-i Sultani’nin önünden geçerken bir öğrenci önünü keser ve Balıkesir Lisesi adına bir buket çiçek takdim ederek kısa bir konuşma yapar.
Bu öğrenci Sıtkı Sungurtekin (Yırcalı)’dır.
Sonraki yıllarda “Balıkesir Milletvekilliği” ve “Bakanlık” da yapmış olan Sıtkı Yırcalı’dır yani..
Mustafa Kemal ağır, ağır yol alırken “Darülhilafe” öğrencilerini görünce durur. Medrese öğrencilerine “tarih soruları” sormayı da ihmal etmez.
Çünkü “Türk tarihi” onun çok önem verdiği konuların başında gelir.
Boşuna “Dünya lideri” olunmuyor ki..
Halk “ne dedi” diye merak ederken bir yandan da O’nu görmenin mutluluğunu sevinç gözyaşları ile ıslatır..
Mustafa Kemal ; ağlayan kadınları görünce “Ağlamayın hanımlar, gülünüz..İnşallah hep güleceksiniz “ diyerek kadına verdiği önemi, saygıyı “mutlulukla” ifade eden mesajını vermeyi de ihmal etmez..
Paşa hazretleri Belediye de ağırlanırken enteresan bir şey olur.Balıkesir esnaflarından “eskici” Mehmet Ziya Efendi isimli şahıs o hengamede Paşa’nın yanına sokulur.
-Efendim der..
“Bugün ikiz erkek çocuklarım dünyaya geldi. İsimlerini siz koyar mısınız?”
Atatürk bu talepten çok mutlu olur.
“Birisi Demir; diğeri de Çelik olsun” der…
İsim koyarken bile verdiği mesajı görüyor musunuz?..
Mustafa Kemal bu!..
Adamın her kelimesi altın değerinde!..

***

İyi ki gelmiş Balıkesir’e!..
Belediyeden sonra Kolorduyu ziyaret eder ve dinlenmek üzere “Sacitzade Mahmut Bey’in konağına” gider.
Neresi biliyor musunuz?..
Anafartalar caddesindeki “Hacı Ali” Camiinin yanındaki alan..
Şimdi yok tabii ki..Oysa korunup günümüze kazandırılsaydı “tarihi mirasımız” olurdu…
Her zamanki hassasiyetimizle itinayla yıkmayı pek biliriz!..

***

6 Şubat gecesi onuruna bir akşam yemeği verilir. Saat Kulesinin yanında “Okuma Yurdu” olarak bilinen halen Kuvay-ı Milliye Müzesinin bir bölümü olarak kullanılan galeri…
Seksen kişilik bir akşam yemeğidir.
Öyle “alay-ı vala “ ile falan değil!..
Mütevazi bir yemek..
Yıl 1923!..
Doksandokuz yıl önce..
Birilerinin kulakları çınlasın!..
O yıllarda Balıkesir’de “elektrik” de yoktur.
Yemek salonu “lüks lambaları” ile aydınlatılmıştır.
Şehrin bazı bölgelerinde iki adet 25 beygirlik dizel motoru ile kısmi elektrik verildiği rivayet olunur.
99 yıl önce elektrik yok ama insanlar mutlu..
Çünkü insanlar özgür!..

***

Ertesi gün ise..
7 Şubat 1923’dür…
Mustafa Kemal öğle namazını cemaatle birlikte Paşa Camiinde kılar ve namazdan sonra şehitler için Mevlid okutur..
Ve “Gazi” minbere çıkar..
“Ey Millet!..
Allah birdir. Şanı büyüktür. Allah’ın selameti, atıfeti ve hayrı üzerinize olsun.
Allah’ın huzurunda bulunuyoruz” der..
Ve..
O tarihi konuşmayı yapar.
İlk ve tek hutbe’dir o..

***

Hoşgeldin Paşam!..

NOT : Bu yazının bilgileri rahmetli sevgili babam Gazeteci-Yazar M.Reşit Kıpçak’ın iki yıl boyunca araştırıp, tarihi belge ve vesikalara ulaştığı, o günü yaşayanlardan bizzat dinleyip derlediği ve kitap haline getirdiği “Merhaba Balıkesir” isimli , Atatürk’ün Balıkesir’e gelişlerini anlatan kitabından alınmıştır.

Eline sağlık olsun,rahat uyu baba..
Tarihe ışık tutan bu güzel eserin…
Emanetin bende ve kardeşimde..
Saygı ve rahmetle anıyorum.

Tanyol Kıpçak’ın tüm yazılarını okumak için tıklayın 

https://www.balikesir24saat.com/author/tanyol-kipcak

YORUM YAP

Hacer soluk6 Şubat 2022 / 09:21Yanıtla

İyiki
Atamız var
Atamıza çokşey borçluyuz saygıyla anıyorum ışıklar içinde uyusun mekanı cennet olsun

CENKHAN SANDIKCIOĞLU6 Şubat 2022 / 13:25Yanıtla

Değerli Hemşehrim, Gazeteci – Yazar M. Reşit Kıpçak ve oğlu Tanyol Kıpçak\′a gönül dolusu minnret ve teşekkürler. Halkımız, \” O \” günü yaşayıp, büyük Atatürk ile birlikte olmuş gibi, mutlu oldu. Türk Halkı / Millet\′i işte böyle VEFALIDIR. Tüm Dünya devletleri içinde, örneksiz şekilde, hatırlanan ve vefa duyulan bir başka lider yoktur. Balıkesir, Kuvva-i Milliye Ruhu\′nu, devamlı olarak, yüreğinde taşıdığını her gün ve her sebeple ortaya koyduğu mutluluğu hatırlatmakta ve hatırlamaktadır. Tekrar, Gazeteci ve yazarımız, Reşit Kıpçak ve vefalı oğlu Tanyol Kıpçak\′a teşekkürlerimizi sunuyoruz. Sağlık, mutluluk ve iyi şanslar dileklerimizle.