Atatürk “İstikbal göklerdedir” derken bize ne hedef vermiş ve neyi göstermiş; aklı olan insan bilir di mi?
Anlar.
Çalışır.
Cumhuriyetin ilanından 10-15 yıl sonra uçak yapmıştık. Gerçekten de inanılmaz bir hamle başlatmıştık.
Sonra bu hızlı gidişten, aydınlanmadan korktu dış güçler.
Ve böylece içimizi bulandırmak için ne varsa attılar ateşe.
Duruş o duruş.
1930’lu yılların imrenilecek Türkiyesinden, Asgardia vatandaşı olup Mars’a uçmak isteyen; Mustafa Kemal’in o sözünü 180 derece ters anlayan bir hale geldik iyi mi?..
Asgardia’nın modası geçti ama hatırlayalım kısaca:
Dünya yörüngesinde kurulacak bir uzay üssünün Birleşmiş Milletler nezdinde ülke sayılabilmesi için başlatılan vatandaşlık başvurularında Türkler ikinci en kalabalık nüfus haline geldiler(Haziran 2018).
İlk sırada Çin var, 32 bin civarı. Biz 29 bin civarı.
Devasa Çin’den sadece 32 bin başvuru varken bizden 29 bin başvuru, o da Haziran 2018 verisi ise Asgardia için birincilik koltuğuna da oturmuşuzdur, kuvvetle muhtemel.
Ama şimdilerde revaçta Mars var.
NASA’nın sitesine giriyorsun.
2020’de Mars’a gönderilecek uzay aracında ismin bulunsun diyorsan iki satırlık bir form var, onu doldurup gönderiyorsun.
Adın bir çipin içinde Mars’a gidiyor.
Bu yazının yazıldığı saatlerde ismini Mars’a göndermek isteyen kişi sayısı 5,5 milyona yaklaşıyordu.
İsim yazdıranların iki milyondan fazlası Türkiye’den.
İkinci sırada bulunan Hindistan’ı 4’e, üçüncü sıradaki ABD’yi 5’e katlamışız.
Haliyle şaşırmış NASA yetkilileri.
Türk çalışanlarına sorarak bilgi edinme ihtiyacı doğmuş.
“Ne oldu Türkiye’de de böyle bir talep patladı?” diye.
Bilmez
ki NASA, biz böyle kampanyaları çok sever ve hemen ulusal bir mesele haline çeviririz.
Eurovision’a kaç yıldır katılmıyoruz ama katıldığımız zamanları hatırlayın;
ekran başında sanki yeni bir savaş gibi kaptırmaz mıydık kendimizi?..
NASA
dese ki “uzay ve gök çalışmaları ne alemde” diye…
Afallayıp kalacak Türk çalışan.
Ama gitmeye sevdalıyız ya, sembolik bilet bile veriyor NASA.
İsmini yaz, NASA imzalı Mars biletin olsun daha ne?..
“Gidelim buralardan” şarkısını mırıldanırken şarkının anlamını da yanlış anladık herhalde, kurtuluşu uzayda, dünya dışında mı görüyoruz ne?..
Komik!
İlginç!
Ve bizce toplumsal olarak araştırmayı gerektirir bir tablo ile karşı karşıyayız aslında.
Baksanıza halimize…
Asgardia’ya gitmek isteyenlerde Türkler rekor kırarken.
Mars’a ismini göndermek isteyenlerde dünyanın yarısı Türkiye’den.
Bir de gerçekten Mars’a fiziken gidiş imkanı olsa…
Kuyruk olacağımız şüphesiz!
“İstikbal göklerdedir”
Ama ne kadar yaya kaldık bilimde ve sanayide…
Cumhuriyetin ilanıyla yıldız gibi parlamışken İngiltere ve ABD gibi ülkelerin her türlü oyunuyla Türkiye’nin eli kolu bağlandı.
İlerlemelerin hepsi iç sorunlar doğurtularak durduruldu.
Yaya kaldık.
Şimdi umudu göklerde mi arıyoruz?..
Asgardia?
Mars?..
Oralarda da bizi birbirimize düşürürler emin olun…
Asgardialılarla
Marslılar karşı karşıya…
Game of Thrones gibi olmasa da iyi bir senaryo çıkmaz mı buradan?
